Fransızca kökenli,
bunalım, çöküntü anlamlarına gelen bir kelime olan depresyonun yaygın bir
sağlık sorunu olduğunu ifade eden Doç. Dr. İbrahim Taymur, depresyonun güncel
araştırmalarda yaşam boyu prevalansı gelişmiş ülkelerde %17’lerde iken,
gelişmekte olan ülkelerde %9 olarak bildirildiğini ve kadınlarda erkeklere
oranla iki ila dört kat fazla görülmekte olduğunu belirtti.
Depresyon, dünya
çapında engelliliğin önde gelen nedeni
Doç. Dr. Taymur, “Depresyon,
dünya çapında engelliliğin önde gelen nedenidir. Hem bireysel hem de toplumsal
düzeyde çok büyük maliyetlere yol açmaktadır. Depresyonun; kişilerarası
ilişkiler, eğitim düzeyi ve finansal durum üzerine olumsuz etkilerine ek
olarak, ileriye dönük olarak kötü fiziksel sağlık, kalp sorunları ve kanserle
ilişkilendirildiği de bulunmuştur” dedi.
Depresif bozukluğun
mevsimlerle ilişkisi var
Taymur, “Depresif
bozukluk mevsimsel durumla yakından ilişkili olabilir. Zaman zaman mevsimsel
depresyon ya da mevsimsel duygudurum bozukluğu gibi isimler verilmiş olsa da
mevsimsel depresyon ayrı bir bozukluk ya da hastalık değildir” diye belirtti.
Mevsimsel
depresyonun, depresif bozukluğun ortaya çıktığı dönemi belirlemek için
kullanılan bir terim olduğunu söyleyen Doç. Dr. İbrahim Taymur, “Mevsimsel
örüntü belirleyicisinin tanı kriterleri, depresif dönemlerin başlangıcı ile
yılın belirli bir zamanı arasında düzenli bir zamansal ilişki olması, yılın
karakteristik bir zamanında tam iyileşmeyi gerektirir” dedi.
Belirtileri
genellikle aşırı uyku ve aşırı yeme
Mevsimsel
depresyonun başlangıç mevsimlerinin genellikle sonbahar ve kış (ancak yaz alt
tipi de vardır) olduğunu gerilemelerin ise genellikle ilkbahar veya yaz
aylarında görüldüğünü ifade eden Doç. Dr. Taymur, “Mevsimsel depresyonlar da
yakınmaların şiddeti ve yaşam kalitesini bozma düzeyi düşük olabilir. Mevsimsel
depresyon belirtileri genellikle aşırı uyku ve aşırı yeme gibi atipik belirtilerden
oluşabilir ya da depresyonun şiddeti genellikle hafif ila orta düzeyde olabilir”
dedi.
D vitamini miktarında azalma, mevsimsel depresyonun sebepleri arasında
Taymur, “Depresif
bozukluklar içerisinde mevsimsel özellik yaklaşık %20 oranında görülmektedir.
Mevsimsel depresyonun toplumdaki yaygınlığı %1- %10 arasında değişebilir ve bu
oran enlemle ilişkilidir. Daha sıcak ve güneşli ülkelerde daha düşüktür. Kışın
başlangıcı ile gün ışığı süresi kısalmakta, güneşe maruz kalma miktarı
azalmaktadır. D vitamini miktarında azalma, serotoninleri taşıyan proteinlerin
azalmasına yol açarak depresyona yatkınlık oluşturabilmektedir. Diğer bir
nörobiyolojik neden, karanlıkta, epifiz bezi tarafından salgılanan ve uykuyu
düzenleyen melatonin hormonu ile ilgilidir. Karanlıkta aşırı seviyelerde
üretilmesi depresyona yatkınlık oluşturabilir” diye konuştu.
Tedavisi, depresyon
tedavisi ile aynı
Mevsimsel depresyon
tedavisinin, depresyon tedavisi gibi yapılmakta olduğunu ifade eden Doç. Dr.
İbrahim Taymur, “Mevsimsel depresyonun esas olarak kışın ışık eksikliğinden
kaynaklandığı düşünülmekte ve fototerapiden yarar görmektedir. D vitamini
takviyesi, aromaterapi (nane, limon, bergamot ve tarçın gibi), egzersiz, daha
sık güneşe maruz kalınması, karbonhidrat (tatlı ve nişasta) tüketiminin
azaltılması ve sosyal aktiviteler faydalı olacaktır. Depresyon belirtilerinin
varlığı yaşamınızı olumsuz etkilemeye başladı ise bir psikiyatri hekimine
başvurmanız en önemli tedbir olacaktır” diyerek sözlerine son verdi.
-
Prof. Dr. İbrahim Taymur Özgeçmiş
Popüler Yazılar
- Hamilelik belirtileri nelerdir...
- Akciğer kanserinin bir numaral...
- Boğaz kuruluğu neden olur? Boğ...
- Akciğer kanserine yakalanmamak...
- Check Up nedir? Check Up neden...
- Pankreas kanseri nedir? Pankre...
- Kış aylarında cilt bakımı nası...
- Kış aylarında sağlıklı beslenm...
- Meme kanserinde erken teşhis h...
- Mamografi erken tanı ve tedavi...